Sevgilim,
Hayat denen yaşamak bu mu? Sınav falan derler bazıları hani... Çünkü bütün bu olup bitenler sınav ise "Eyvah" diyorum. Galiba hiç çalışmadığım yerden düştü bu yaşamak bana. Sürekli doğru olmayan yolda yürüyormuşum gibi hissediyorum çünkü... Ve hep yanlış şıkkı işaretlediğimi... Hep böyleyim sensiz?
Beynimi en uç noktaya kadar zorlamama rağmen, o sınav denen şeyi veremiyorum ben sevgilim.
Bana bir zamanlar ‘arayıştan vazgeç’ diyordu Mert.
Aslında biliyorum; hayat her zaman, her şey yolundaymış gibi gitmiyor. Şikayetçi olduğum şey bu değil. Yalnız kalmanın, yer kürede ‘kendim’ diyebileceğim bir yer bulamamış olmanın da mahzuru yoksa kimse için, ziyadesiyle kendi kendime acımı çekebiliyorum. Böyle olmalı. Susmalıyım. Susarak anlaşılmayı bekleyen ne çok insan var. Onlar gibi olmalıyım. Fiyakalı Kaybedenlerden...
Ve yine aksini beceremiyor olsam da biliyorum ki; kendimle savaşmamın da faydası yok. Bu yüzden uzun zamandır kendimle inatlaşmıyorum bile. Artık hep "başka bir seçeneğim daha olmalı" diye düşünüyorum. Senin de dediğin gibi; ‘yaşamak zorunda olduğum şeyler’ mi bunlar gerçekten?
Pek bunların hepsi "Bana ait bir yaşamak" ise; bu sonuna kadar böyle mi gidecek sensiz sevgilim? Ölene kadar?
Çünkü öyleyse acilen bir formül bulmam gerek. Çünkü öyleyse ben zaten sensiz yaşayamıyorum galiba sevgilim. Benim bir an önce ölmem gerek, eğer öyleyse.
Comments